Ilk Yazi

Sonunda yazmaya basliyorum…

35 yasindayim..

Ilkokul, ortaokul, lise, universite, yuksek lisans, vs derken hayatimin bayagi uzun yillarini harcadim okumaya, sonra da calismaya.

Yillarca ‘bebek de yaparim, kariyer de’ dedim kendi kendime.

Yillarca kariyerimi bir adim daha bir adim daha bir adim daha ileri gotureyim diye hedef edindim.

Yillarca nasil herseyi planlayacagimi, nasil bebislerime hem ‘kaliteli’ anne olup hem de nasil calismaya devam edecegimin hayalini kurdum. Ne demekse ‘kaliteli’ anne olmak..

Sonra ilk bebisim oldu, yillarca planladigim gibi 3 ay sonra -bebek iznim biter bitmez – dondum isime. Tam 11 ay, kizim 14 aylik olana kadar sut sagdim. Bir tane is yerime aldim sut sagma makinasi, bir tane eve. Hergun steril edildi kac tane pompa, hergun eklendi buzluga kac kucuk torbada anne sutu. Kizimi annemin teyzesinin kollarina biraktim her sabah ve her aksam kosa kosa gittim yanina kizimin. Bulusur bulusmaz emzirdim aramizdaki bagi yerinde tutmak icin. Iste kendimce oyle dusundum. Ona veremedigim zamanim yerine, hic olmazsa sutumu vereyim diye ugrastim. Geceleri 3 saat pespese uyudugum az olurdu, ama ertesi gunu is arkadaslarima hala nasil zehir gibi oldugumu kanitlamaya calisarak gecirirdim. Saclarim dokuldu, tiroid hormonum tavan yapti, gozlerimin alti halka, aklimda kizimin kokusu, beynimde is yerinin stresi aylar gecirdim. Is yerinde lavaboya gidip aglardim kizimin kokusunun eksikliginde, bazi gunler de giyip cikardigi kiyafetleri yanimda getirirdim. Kizim icin ben ne kadar eksiksem, o da benim icimde eksikti o kadar…

Calistigim yillarda isimi severek yaptim ama yillarca herseyi planlarken ‘kucuk’ bir detayi atlamisim. ‘Tek ben’ olmakla ‘anne ben’ olmak cok baska seylermis. Anne olunca ‘ben’den once ‘cocuk’ gelirmis, ‘anne’ olunca insan kendini unutur, kendinden once ‘o’nun icin yasarmis.

Iste ilk kizimda ben anne olmayi ogrenirken hayat bana bunlari da ogretti. O zaman karar verdik esimle hayata mola vermeye, o zaman dedik ki “isyerlerimizden istifa edelim, birikimimiz bitene kadar gidip kizlarimizla zaman gecirelim”.

Karar vermek zordu, sanciliydi ama karar verdikten sonrasi kolaydi aslinda… Yavas yavas hersey oturdu rayina. Ikinci kizim dogdu, islerden istifa edildi, mobilyalar satildi yavas yavas, yasadigimiz ulkeden ayrilmak icin gerekli prosedurler yerine getirildi ve iste burdayiz.. Ben de oturmus size icimi dokuyorum simdi.

Ben kimim?

Ben once bir anneyim. Iki kelebegin kalp atislarini surekli yureginde hisseden, onlarin kanat cirpislariyla ayakta duran, seslerinin muziginde dans eden bir anne.

Sonra bir kadinim ben. Dimdik ayakta ve yasamak icin artik daha fazla amaci olan…

Kelebeklerim

Leave a Reply

Fill in your details below or click an icon to log in:

WordPress.com Logo

You are commenting using your WordPress.com account. Log Out /  Change )

Facebook photo

You are commenting using your Facebook account. Log Out /  Change )

Connecting to %s