Banyo konusunda rahat olmamizi acik soylemek gerekirse esime borcluyuz.

Hikayemiz tabii dogumla basliyor.. Turkiye’de kacinci gun bebisler yikaniyor bilmiyorum ama bebislerimin dogdugu hastanelerde ikinci gunde yikayiveriyorlar bebisleri. Oyleki daha bebisin bebek bagi dusmemis oluyor yikadiklarinda. Ilk kizim hastane banyosunu pek sevmemisti, ama ikincisi banyo kuvetinde adimlar atmaya calisan bir tipti 🙂

Sonraki banyo dorduncu gunde oluyor ve sonra da eve gidince. Biz eve besinci gun gittik ve sonra cok uzun bir sure hergun banyo yaptirdik ilk kizimizi. Esim oyle gormus ailesinden ve gorumcem de bizimkilerden buyuk iki kizini her aksam yikardi. Dolayisiyla esimin onderliginde basladik biz banyolara. Tabii oturdugumuz yerde mevsimin surekli sicak olmasi gibi bir avantajimiz oldu, neredeyse hic soguktan hastalanir kaygimiz olmadan geldik bu Ekim ayina kadar.

Gorseniz yeni anne/baba olmus bir cift, hergun kuvet basinda ellerinde birkac haftalik/aylik bebekleri, bir kucuk bebis kuveti, kuvetin icinde bebisin koyuldugu yumusak bir sezlong, suyun derecesini olcer bir arac, sunger ve bizim evin vazgecilmesi Mustela bebek sampuani. Kucucuktu bebegimiz ama iki cift el ancak yetiyordu banyolara. Bir de banyo sarkilarimiz oldu. Nedense benim repertuarim bebis sarkilari konusunda pek bir kisitliydi onceleri, ve esimin ki de sanki yeni anaokulundan cikmis gibi zengindi. Dolayisiyla yine o soyluyordu sarkilari 🙂

Bir de banyo-sonrasi seremonimiz vardi. Bebe yaglariyla butun vucudu ovulurdu bebisimin, poposuna pisik kremi surulurdu, sonra kiyafetler giydirilir, anne sutuyle birlikte derin bir uykuya dalardi. Gerci itiraf etmeliyim ilk kizima banyonun rahatligindan sonra kiyafet giydirmek pek bir zor oluyordu. Hatta dusunurduk vucut bu kadar rahatladiktan sonra aglayarak kendini strese sokmasa diye, ama cocuk iste.

Bu arada banyo tecrubesini zenginlestirmek icin, ilk kizim oturmaya baslar baslamaz geldi plastik banyo oyuncaklarimiz, banyo kitaplari, yuzen yuzmeyen suya girebilen ne varsa. Onun icin eglenceli dakikalar olsun istedik banyo zamani. Zorda kalmadikca hizli hizli yapalim da bu gorevimizin yanina tik koyalim diye dusunmedik.Tabii esim yardim etmese de sadece benim ustume kalsa belki bu ‘tik koyma’ olayi daha cok kafama yatardi 🙂

Sanirim bu cabanin sonucu sevdi kizim banyoyu. Hos, bir yasina bastigi siralardaydi biraz degisim gecirdik ve kucuk capli protestolar basladi. Baktik ya banyo keyfimiz azalacak ya da ben de girecegim yanina.. Ikinciyi sectik olabilen zamanlarda. Her seferinde olmasa bile ben de girdim banyoya, su sicrattik birbirimize, balon yaptik, sacimizi islattik ve ben onu temizlerken o da benim yuzumu temizledi. Dogrusu cok keyif aliyorum zaman coklugunda banyo saatlerinden (Balik burcu oldugumdan mi dersiniz 🙂 ).

Her girdiginde benimle oynamak istedigi bir surecten sonra tekrar normale donduk (normal ne demekse burada). Kendi kendine oyuncaklariyla oynarken banyosu yapildi. Hatta , o siralar ciktigimiz tatilin etkisiyle muhtemelen, banyoyu dolduralim orada oynayayim diyordu. Biz de karsi cikmadik, yeter ki sevsin banyoyu, suyu, temizlik saatlerini.

Buyuk kizim sever hala banyoyu. Hatta yikanmasi bittikten sonra bir 5 dakika kendi kendine yikanmak ister ya da oyuncaklarini yikamak.

Ikinci kizimin ilk aylari biraz fazla hareketli ve gocebe gectigi icin banyo stilimiz de biraz farkli oldu. Ikinci kelebegimde, gocebe yasadigimiz doneme denk geldigi icin olmayan bebis kuveti, oturma yeri, vb araclari her gittigimiz yere goturemedik. Ilk kizimin beni istedigi banyolar sirasinda, bebislerin anneyle fiziksel temasi, sut icmenin yaninda,  banyoda da sevdiklerini farketmistim. Iste bundan hareketle, ikinci kizimla birlikte banyo yapmaya basladik. Simdi 9 aylik ve nadir dar zamanlar haric, cogunlukla birlikte giriyoruz banyoya. Cani istiyor banyo oyuncaklariyla oynuyor, cani istiyor biraz sut iciyor, cani istiyor dus basligiyla oynuyor. Ya yan tutuyorum emme pozisyonunda, ya basi dizime gelecek sekilde sirt ustu yatiriyorum (ozellikle sacini yikarken bu pozisyon cok ise yariyor) ya da basi yere bakacak sekilde tutuyorum (bu da kucuk popisi ve sirtini yikarken rahat oluyor). O memnun ben memnun geldik bugune..

Diyecegim o ki dostlar, banyo saati deyip gecmemek lazim. Hem bebislere hem anneye keyif getiren bir saat olabilir banyo saati – tabii yine calisan annelerde az bulunan ‘zaman’ sikintisi yoksa…

Kocaman sevgiler…