Gundem – Bir ANNE’nin gozunden olanlar..

Ben politikaci degilim, siyasetci de degilim, isletmeci ya da finansci da degilim. Parti baskani ya da herhangi bir partinin kadin kollarinda da gorevli degilim.

Aslinda hangi meslekten olup olmadigim onemsiz, su an sadece ANNE rolumle kaygilaniyorum.

Cuma aksami sakin basladi. Babamin sehir disindaki evine gidecektik aslinda kalmaya ama “baba cok yorgunuz, evimizde kalalim, cocuklari duzenlerinden ayirmayalim simdi” dedik.

Biraz kitap okuduk esimle, sonra hadi bir film acalim dedik. Film sirasinda duyduk ucak seslerini. Bir ucak, iki ucak.. Iyi de neden bu kadar alcaktan geciyordu bu ucaklar? Bizim evden bolca ucak goruyoruz biz gun icinde ama oldukca yuksekten ucarlar ve seslerinden ziyade gokteki kucucuk isikli hallerini goruruz. Simdi neden gecenin bu vakti bu kadar siddetle duyuyorduk bu ucak seslerini?

Internete baktim, Istanbul’da kopruler kapanmis. Ilk aklima gelen dusunce:”Herhalde bir terorist alarmi var ki onlem aliniyor”. Ucaklar devam etti gecmeye. Balkondaki pencereleri kapatayim dedim, ama iki kulagimi da kapatmak icin ellerime ihtiyac duydugumdan pencereleri kapatamadim. Artik film yerine canli haber kanali vardi ekraninda televizyonun ve ne oldugunu anlamaya calisan gozlerimiz okuduklarina, kulaklarimiz da duyabildiklerine inanamiyordu.

Ne oldugunu biliyorsunuz zaten. Ben gazeteci degilim ki size farkli bir versiyonunu aktarayim, ama ANNEyim ben.

O gece ucaklar gecerken semadan esimle ne yapsak uzerine senaryolar kurduk. Keske babamin sehir disindaki evinde olsaydik ama ne degisirdi ki, Cuma’yi atlatirdik belki ama ya sonrasi, ya bu gunler boyle surerse? Sonra acaba valizleri toplayip, ara yollari kullanarak bu diyardan gitsek mi diye dusunduk. Ama bu diyar benim diyarim, geri de biraktiklarim da benim sevdiklerim olacak. Yok bu da olmaz, bu kadar ani bir karar bu kadar kolay alinmamali.

Sonra dedik ki sabahi bekleyelim bakalim neler olacak. Bu arada bomba atisina benzer sesler, silah atisina benzer sesler ve ucak sesleri devam etti. Hatta o kadar yakindan gecti ki bazi ucaklar pencerelerimiz sallandi! Nedense benim bilincaltimin bu sese tepkisi yere oturmak oldu. Sanki koltukta olsam ya da ayakta dursam beni yakalayacakti da yere oturunca guvende olacaktim!

Sonra gecenin bir yarisinda yapilan bir aciklama ulkenin yonetimine el koyuldugunu soyledi. Sanki bir Holywood filminin icinde yer aliyorduk da figuran olarak, haberimiz yoktu. Nasil olmustu, boyle birden bire. Ne dusunmeliydi?

Bu arada kardesim evine donerken mahsur kalmis TEM otoyolunda, arabasinin 200m ilerisinde kapatmislar yolu. Bir tarafta bir grup diger tarafta diger grup. Beni aradiginda ‘Hakkini helal et’ der gibi “Abla seni seviyorum” dedi. O nasil bir konusmaydi oyle! Benden 6 yas kucuk kardesim ve ben ilk ANNEligi onunla ogrendim aslinda. Arkadas gezmelerine, yaz olunca plajlara, bilardo oynamaya hep birlikte gittik biz. O benim her sirdasim, hem dostum, hem cocuklugum, hem kardesim. Simdi benim elimin yetisebilecegi mesafeden uzakta ve ben hicbirsey yapamadim dua etmek disinda.

Nasil bir geceydi bu yarabbi! Haberleri dinledik, dinledik, dinledik. Aydinlanmadi bir turlu hava. Gelen haberlerin ardi arkasi kesilmedi.

Gece 3 gibiydi. Once dedik ki hepimiz bir arada mi yatsak. Sonra dedik ki miniklerin huzurunu bozmayalim. Esim buyuk kizimin yanina uzanayim dedi, ben de kucuk kizimla yatak odamizda olacaktim. Kucuk kelebegim korkuluklu yataginda uyurken ben de buyuk yatakta yattim once ayni oda icerisinde. Sonra bomba gibi bir ses duyuldu. Artik yatagimda yatmak ne mumkun ama kucugumun huzurunu da bozmak istemiyorum. Gittim onun yataginin kenarina yere oturdum, korkuluklarina basimi yasladim. Icimden gecirdim “Allah korusun birsey olsa, birlikte gidelim bu dunyadan”. Allah bu hissi kimseye yasatmasin!!

Bir muddet gecti oyle. Sonra bir gur ve basincli bir ses daha duydum. Ne oluyordu boyle! Ya bir yerlerde bir bomba daha patladi ya da bir ucak daha pencereleri sizlatarak gecti yanimizdan. Ama ne oldugu onemsizdi artik.

Gittim buyuk kelebegimin odasina. Esimi uyandirdim. Birlikte olmaliyiz dedim. Uyanan buyuk kelebegime “Guzel kizim, yatagin biraz kirlenmis, bu aksam anne babayla uyuyacaksin olur mu” dedim. Ne diyecektim ki “Anne baba ne olacagini, ne olabilecegini bilmediginden sizi yaninda istiyor” mu diyecektim? Ya da “ulkemizde garip seyler oluyor, sabaha kadar neler olur, sag kalir miyiz, emin degiliz, hep birlikte olmaliyiz” mi diyecektim. Aahhh icimden soyledigim cook seyler vardi, icim bangir bangir bagiriyordu, ama gorunuste susmak ve sakin kalmak gerekti.

Kucuk kizimi da aldik, 4 kisi hep birlikte tek yatakta yattik o gece sabah 7’ye kadar.

Annelik cok zor is vesselam. Cuma gecesi, ulkem icin, sevdiklerim icin, ailem icin, gelecek icin duyabilecegim kaygilar yaninda ANNE olarak da tarifsiz kaygilar yasatti bana. Kalsak mi, gitsek mi, yatsak mi, kalksak mi… Sadece dua edebildik..

Eski calistigim sirketlerin birinde Lubnanli bir arkadasim vardi. Is yerimiz havaalanina cok yakin oldugundan gunde birkac ucagin gelis gidisini duyardik. Bu durum beni etkilememis, hatta cogu zaman ucagin golgesini gordugumde anlar olmustum ucagin geciyor oldugunu. O ise, yemek yerken birgun dedi ki bana “Bu ucaklar benim psikolojimi kotu etkiliyor, biz Lubnan’dayken savas ucaklari cok gecerdi ve biz simdi neresi bombalanacak diye korkardik. Iste bu ucaklarin her gecisi bana o geceleri hatirlatiyor”. Iste cuma gecesi, daha derinden anladim arkadasimin hissettiklerini… Ama cumartesinin nelere gebe olacagini bilmiyordum tabii…

Cumartesi yasananlarsa dillendirilemeyecek kadar korkunc oldu. Ortaya cikan durumla yetkililer ilgilenmesi gerekirken, sokaga cikmasi istenen halktan bir grup insan kendini cellat ilan etmis ve emir kolesi olan 20’li yaslardaki genclerden cikarmisti iclerindeki kini ve nefreti. Nasil bir ofke ve nasil bir acimasizlikla yapmislardi bunu ve neden kimse durdurmamisti!!! Neden kimse durdurmadi? Neden kimse durdurmadi? Bu soru gidip geldi aklimda. Orada olen, yavrusunu vatan hizmeti yapmaya ugurlamis bir ANNEnin evladi! Neden kimse durdurmadi?

Sonra televizyonda bir uyari gecti. Sokaklarda uniformali ya da silahli kisileri gorursek 155’i arayacaktik. Iyi de her uniformali suclu muydu simdi? Yavrusunun yasi gelip de askere ugurlamak zorunda kalmis anneler icin icim ciz etti, “ya benim yavrum da uniforma giyiyorsa ve yanlis yerdeyse?” diye dusunmezler miydi? Yanlis anlasilmasin, herhangi bir politik gorusun ya da girisimin tarafini tutarak yazmiyorum bunlari ama acaba kimi kime kirdirtiyoruz diye dusunmeden edemiyorum.

Son olarak bugun okudugum bir haberi paylasmak istiyorum. Vatandasa ruhsatli silah verilmesinin onu aciliyormus. Boylece bu tur girisimlerde vatandas kendini koruyabilecekmis. Simdi yine ANNE olarak bakalim. Oglum var diyelim lise/universite caginda. (Allah tekrarindan korusun) benzer bir durum olusuyor. Delikanli oglum da “yetkililer gerekeni yapar” dusuncesinden uzakta “ben babamin silahini alayim, onlara gununu gostereyim” diyor!!!! Olacak sey mi bu?! Silah egitimi olmayan, taktiksel egitimi olmayan, isinde gucunde olan halka “Merak etmeyin, biz sizin guvenliginiz icin gerekeni yapariz” mesaji verilmiyor da “Siz silah alin, kendi basinizin caresine bakin” mesaji mi veriliyor?! Yorumu siz annelere birakiyorum..

Yazinin basinda da yazdigim gibi ben siyasetci, politikaci, parti mensubu degilim. Sadece cocuklarinin gelecegini dusunen bir ANNEyim ve bu gelecekte silahlar, pervasizca kullanilan bicaklar, kendini Adalet Sisteminin uzerinde goren kisiler ve yollarda kesilen cezalar gormek istemiyorum o kadar…

Kalplerinizin ferah icinde oldugu gunler diliyorum sizlere ve kelebeklerinize…

Kocaman sevgiler….

 

Leave a Reply

Fill in your details below or click an icon to log in:

WordPress.com Logo

You are commenting using your WordPress.com account. Log Out /  Change )

Facebook photo

You are commenting using your Facebook account. Log Out /  Change )

Connecting to %s